Ümmetin Düstügü Zilletin Sebepleri ve Kurtulus Yolu

Bütün dünyanin gözü önünde Siyonist terörist Israil, Filistin’de isgal, zulüm, katliamlari devam ediyor...
Ümmetin Düstügü Zilletin Sebepleri ve Kurtulus Yolu
Mahmut BALCI
Mahmut BALCI
Eklenme Tarihi : 21.05.2021
Okunma Sayısı : 982

Bütün dünyanin gözü önünde Siyonist terörist Israil, Filistin’de isgal, zulüm, katliamlari devam ediyor.

Yahudi Israil, Yahudiligini  yapiyor. Sivil, Çocuk, kadin demeden insanlari acimazsizca katlediyor. Evlerini baslarina yikiyor.

Peki, biz Müslümanlar, onlarin kardesleri nerede?  Itiraf edelim ki, acziyet içinde olup bitenleri canli yayinlarda seyretmekteyiz. Basit, ciliz ve etkili olamayan bazi kinamalar ve tepkiler disinda bir sey yapamamaktayiz.  Ve bu belayi ümmetin basina saran ve her zaman, terörist Israil’in yaninda yer alan Birlemis Milletlerden, ABD'den, Avrupa'dan ve diger zalim emperyalistlersen medet ummaktayiz.

Bu gafletten baska bir sey degildir.

Üzülerek ifade edelim ki, Islam ülkeleri yönetimlerinin büyük bir kismi gaflet, delalet hatta ihanet ve düsmanla isbirligi içindedirler.

Peki, çare ve çözüm nedir? Nerededir? Çözüm asla disarida degil, Müslümanlarin içindedir. Çözüm Müslümanlarin Dinide Kitabinda, inancinda ve imanindadir.

Müslümanlar uzun bir süredir, Islam'dan,  Allah'a ve resulüne itaatan uzaklastilar. Kurani,  Kuran ahkâmini terk ettiler. Resulullahin güzel ahlakini, örnekligini, sünnetini ya yanlis anladilar ya da terk ettiler. Kuranin apaçik emirlerini, Islam’in aydinlik yolu Siratal Müstakimden ayrildiklar. Ya Heva heveslerine ya da Islam disi cahili ideolojilere ve sistemlere uydular.

 “Onlar hâlâ cahiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar? Kesin olarak inanacak bir toplum için, hükümranligi Allah'tan daha güzel kim vardir?” (Maide 50)

Kuranin açik uyarilarina ragmen Müslümanlar, içine düstükleri acizligin sonucu, asagilik kompleksine düstüler, Yahudi ve Hiristiyanlari taklit ederek, onlari dost edinerek  adim adim izlediler, onlara uydular. Bunlara uymanin bizi Müslüman kimligimizden uzaklastiracaklarini düsünemediler.

"Ey iman edenler! Eger kendilerine kitap verilenlerden bir topluluga uyarsaniz sizi iman etmenizden sonra kâfirlige döndürürler." ( Ali Imran 100)

Kurandan uzaklasan Müslümanlar, Islam’in en önemli ibadet ve esaslarindan olan Allah yolunda mücadeleyi, Cihadi terk ettiler. Allahin Kitabindan uzaklasan ve Cihadi terk eden Müslümanlar bunu sonucu bu günkü bu zelil duruma düstüler

Rabbimiz bu gerçegi söyle haber veriyor:

"De ki: "Babalariniz, ogullariniz, kardesleriniz, esleriniz, akrabaniz, elde ettiginiz mallar, durgun gitmesinden korktugunuz ticaret, hosunuza giden evler sizce Allah'tan, Peygamberinden ve Allah yolunda savasmaktan daha sevgili ise, Allah'in buyrugu gelene kadar bekleyin. Allah fasik kimseleri dogru yola eristirmez." ( Tevbe 24)

Bütün bu ilahi hakikatler apaçik ortada iken, bu ilahi ikazlara kulak vermeyen, bu hakikatlere sirt çeviren bu ümmetin isledigi bu büyük suç elbette cezasiz kalmayacakti.

Islam’i terk eden bir kisinin Islam’da agir cezasi vardir. Peki, bir toplum, ümmet Islam’i terk ederse, Islam’in aydinlik yolunu birakir, karanligin pesine düserse, böylesine büyük bir suç cezasiz mi kalacak. Elbette Hayir.

Allah’in, Zerre kadar iyiligin ve zerre katar kötülügün cezasinin oldugu ilahi adaleti vardir. Böyle büyük bir suçun, günahin cezasiz kalmasi, cezasiz birakilmasi mümkün degildir.

Rabbimiz, Islam’i terk eden Müslümanlari, taktir ettigi tarihi ve sosyal sartlar çerçevesinde manen idam ederek cezalandirmaktadir.

Peki ne yapmamiz gerekir? Çözüm ne?

Çözüm, Müslümanlarin fert fert muhasebelerini, öz elestirilerini  yaparak, Nasuh bir tövbe ile hatalarindan dönerek  kendilerini düzeltmekten geçmektedir. Mesela, biz Müslümanlar,  bu gün,  Rabbimizin bize emrettigi, Kuranin bize ögrettigi hakiki bir imana sahip miyiz?  Yoksa, dogru yanlis sorgulamadan, atalarinin dini iman eden taklidi bir iman üzere miyiz? Bunu sorgulamamiz lazim.

Rabbimiz ,“ Ey iman edenler! Allah’a, peygamberine, peygamberine indirdigi kitaba ve daha önce indirdigi kitaba iman edin. “ ( Nisa 136)   ayetiyle bizi gerçek imana çagiriyor.

Parçalara, gruplara devletçiklere ayrilmis Müslümanlarin, Kuran'in " Hep birlikte Allah’in ipine simsiki yapisin; bölünüp parçalanmayin." (Ali Imran; 103) "Iste sizin bu ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. Öyleyse bana ibadet edin." ( Enbiya; 92) buyruklari ile bizden istedigi birligi, beraberligi, kardesligi ve Ümmet birligini gerçeklestirmeleri gerekir.

Bu günkü perisanligin sebebi sayisal azligimiz, düsmanlarimizin çoklugu, güçlü, yenilmez olmasi degil, biz Müslümanlarin daginik,  güçsüz perisan  zayif  ve aciz olmamizdir.

Zayifligin sebebini ise Rabbimiz bize haber veriyor:

"Allah'a ve Peygamberine itaat edin; çekismeyin, yoksa korkar basarisizliga düsersiniz ve kuvvetiniz gider. Sabredin, dogrusu Allah sabredenlerle beraberdir." (Enfal ; 46)

Rabbimiz, biz Müslümanlara açik ve net bir sekilde düsmanlariniza karsi kuvvet hazirlayin buyuruyor

"Onlara karsi gücünüz yettigi kadar kuvvet ve savas atlari hazirlayin. Onlarla Allah'in düsmanini, sizin düsmaninizi ve bunlardan baska sizin bilmediginiz fakat Allah'in bildigi diger düsmanlari korkutursunuz. Allah yolunda her ne harcarsaniz karsiligi size tam olarak ödenir. Size zulmedilmez." (Enfal 60)

Bu ayet biz Müslümanlara, bilim, teknoloji savunma sanayi ve teknoloji ve ekonomik alaninda düsmanlarimizdan daha güçlü olmamizi emrediyor. Bu Müslümanlara farzdir. Bunu yapmadiklari sürece, bütün Müslümanlar günahkar olurlar.

Düsmanin sana verdigi silahla, düsmana karsi savasamazsin. Savassanda kazanamazsin.

Müslümanlarin, Kuranin "Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanlari veli edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onlari dost edinirse süphesiz o da onlardandir. Allah zalimler toplulugunu hidayete erdirmez." (Maide; 51)

"Sizin dostunuz ancak Allah, O'nun Rasûlü ve namaz kilan, zekât veren ve rükû eden müminlerdir.” (Mâide sûresi 55) esaslarina göre dostluklarini ve dostlarini belirlemesi gerekir.

Eger Müslümanlar Rabbimizin“

Ey iman edenler! Allah ve Peygamber, sizi, hayat verecek seye çagirdigi zaman icabet edin.”(Enfal24) emrine uyarak yeniden Allah ve Resulünün bizden imana, ameleIhlasa ve suura döner, kendimizi Kuranla yeniler, yanlislarimizi düzeltirsek, Rabbimizin yardimi elbette gelecek ve vaat ettigi üstünlük elbette gerçeklesecektir. “Gevseklik göstermeyin, üzüntüye kapilmayin. Eger inanmissaniz, üstün gelecek olan sizsiniz.” ( Ali Imran 13)

Müslümanlarin bu zillete düsmelerinin en önemli sebeplerinden biri de; Kuranin Kerimin üzerinde en çok durdugu Cihat ibadetini terk etmeleridir. Bu ibadet gerçek anlamda anlamamalari ve Hakkiyla yapmamalaridir. Rabbimiz bütün gücümüzle kendi yolunda cihat etmemizi emrediyor;

"Allah yolunda Hakkiyla cihat ediniz" (Hac; 78)

Cihat ibadetinin hakikatini anlayip,  onu hakkiyla yaptigimiz zaman Rabbimizin bize olan müjdelerini buyurun beraber dinleyelim:

Saf Suresi 10 -13 ayetler

(10) Ey iman edenler! Sizi, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti size göstereyim mi?

(11) Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarinizla ve canlarinizla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayirlidir.

(12) O sizin günahlarinizi bagislar, sizi altindan irmaklar akan cennetlere, adn cennetleri içindeki güzel kösklere koyar. Iste büyük kurtulus budur.

(13) Hosunuza gidecek bir sey daha var: Allah’in yardimi ve yakin bir fetih! Haydi, müminleri müjdele."

Rabbim Cümlemizi, Cümle Müslümanlari,  düstügümüz bu acizligin sebeplerini sorgulayarak eksik ve yanlislarini gören, bu eksik ve yanlislardan, hatalardan günahlardan Nasuh bir tövbe ile tövbe eden ve kendini Kurana göre düzelten, Rabbimizin Razi oldugu sekilde Müslüman olan Hakiki Müslümanlardan eylesin.

(Bu yazida yer alan fikirler yazara aittir. Hikmet Akademisi’nin bakis açisini yansitmayabilir.)

 

YORUMLAR
YENİ YORUM YAP
güvenlik Kodu
EDİTÖRDEN
Bizimle sosyal ağlarda bağlantı kurun!