Gelme…
Ruhum ayaz,
Mevsim zemheri
Mısralarım hüzün dolu
Küflenmiş sözleri serdin yoluma
Paslı bir sessizlik sardı ruhumu
Kelamlarım yetim,
Masamda kırık kalem,
Duvarda asılı siyah beyaz resim,
Mim ile sin arasında kaldım
Sukut ettim sözün kıyılarında
Anamın dilinden oku beni
Ömrümün kurak mevsiminde
Yüreğime nişan alıp
En aşk yaramdan vurdun
Artık kabul olmayan bir duamsın
Sen dönmek istesen de
Artık seni karşılayacak kimse kalmadı
İşte o kadar iyi değilim
Yenilen bir eşkıya gibiyim
Kızaran yüzümle gidiyorum
Bana da gitmenin en çok yakıştığı
Karlı dağlara uğurluyorum kendimi
Ve
Aynı yolu beraber yürüdüğümüzü
…sandığım insanlar
Kendi gideceği yere kadar,
…bizimle eşlik ettiler
Ve...
Yol vermez karlı dağlara bırakıp gittiler
Mehmet Ali ANŞİN
(Ebu Muhammed)
GÜN OLUR İNSANA BEDEL
Kur'an'da Mülkün Yönetimi ve Yönetme Sınavında İnsan -1 (Dinamikler- Prensipler- Yöntemler )
Hira Aydınlığının Topluma Yansıtılması: Yeryüzünde Bir Mağara Hira…