Sorumluluklarimizi Kusanma Vakti

Müslüman bireyler olarak sorumluluk alanlarimizi terk ettik...
Sorumluluklarimizi Kusanma Vakti
Hanifi TOSUN
Hanifi TOSUN
Eklenme Tarihi : 5.04.2021
Okunma Sayısı : 1174

Müslüman bireyler olarak sorumluluk alanlarimizi terk ettik. Ne olduysa bundan sonra oldu. O günden beri Yunus (a.s) misali adeta baligin karninda, karanliklara mahkûm bir atmosferde yasiyoruz. Her taraftan kusatilmis bir haldeyiz.

Öyle zamanlari yasar olduk ki kâinatin ayakta kalmasinin temel sacayaklarindan biri olan güven ve kardeslik ortami mumla aranir oldu. Dürüst insan olmak erdemden sayilir oldu. Oysaki olmasi gereken buydu. Yasam alanlarimiz kendi kültür cografyamizin deger yargilarindan uzak sekillenirken ahlaki degerlerimiz de erozyona ugramis durumda.

Nefsimizi ve neslimizi yakiti insanlar ve taslar olan cehenneme götürecek yasam modellerini dayatmak için ifsat ve imha atesini harlayan Nemrutlar, aramizda kol geziyor. Ates, yuvamiz dahil tüm yasam alanlarimizi sarmaya basladi. Çocuklarimizla artik ayni dili konusamaz olduk. Onlarla farkli zeminlerde yol aliyoruz. Anlam dünyalarimiz farklilasiyor. Durum, adina kusak çatismasi deyip geçemeyecegimiz bir hal arz ediyor.

Hayat bu minvalde iyi ve güzele degil de kesmekese, kötü ve çirkin olana dogru akiyorsa bu durumda bizi bu gidise sevk eden nedenler üzerinde düsünüp muhasebesini yapmamiz gerekmiyor mu?

Yasadigimiz dünyanin hali içler acisi iken, cografyalarimiz kan, gözyasi, barut kokarken, yolsuzluk ve yoksulluk kaderimizmisçesine yakamiza yapismisken hem de Allah-u Teâlâ kitabinin her sayfasinda bizleri sorumluluklarimizi kusanmamiz noktasinda uyariyorken güvenecek ne tür bir siginak bulduk da is yapmadan ahirimizi garantiye almis havasinda yasiyoruz?

Ne oldu bize?

Sorumluluklarimizi kusanma vakti bugün degilse ne zaman?

Bu duruma dur deme vakti gelmedi mi dersiniz?

Geldi de geçiyor, derseniz o halde silkinip kendimize gelelim. Hz. Yunus misali “Allah’im! Nefislerimize zulmedip sorumluluklarimizi erteledigimizden dolayi bizi affet!” diyerek için için rabbimize münacat edelim.

Tipki yasadigimiz durumun benzerini yasadiklari halde pes etmeyip hakikate ram olup özlerine dönen akabinde de bulunduklari ortamlari degistirip dönüstürerek tarihin seyrini degistiren önceki toplumlarin yapip ettiklerini, takip ettikleri yöntemleri ve arinma süreçlerini okuyup anlam dünyamizda gereken derslere dönüstürüp yapmamiz gerekenleri gerçeklestirelim.

Nemrud’un sarayinda put yontan Azer’in oglu Hz. Ibrahim (a.s)’i hatirlayip izinde yol alalim. Zira mintikalarimiz, okullarimiz, mahallelerimiz, sehrimiz, ülkemiz, dünyamiz bizden Ibrahim misali mücadele etmemizi bekliyor.

(Bu yazida yer alan fikirler yazara aittir. Hikmet Akademisi’nin bakis açisini yansitmayabilir.)

YORUMLAR
Mahmut açikgöz
5.4.2021 18:58
Emegine gönlüne saglik hanifi abi

YENİ YORUM YAP
güvenlik Kodu
EDİTÖRDEN
Bizimle sosyal ağlarda bağlantı kurun!