Algida Seçicilik

Maalesef kötülük her yerde ve kâinat artik kötülerin hükmettigi bir yer. Kalles bir yüzyildayiz ve maalesef iyi öldü...
Algida Seçicilik
Enes TARIM
Enes TARIM
Eklenme Tarihi : 14.02.2021
Okunma Sayısı : 1172

Maalesef kötülük her yerde ve kâinat artik kötülerin hükmettigi bir yer.

Kalles bir yüzyildayiz ve maalesef iyi öldü.

Muktedirlerin iktidari elde tutabilmek için her seyi mubah gördügü zamanlari yasiyoruz.

Iletisimin artmasi, internetin yayginlasmasi ve habere çabuk ulasmak iyiligi degil kötülügü güçlendirdi.

Zihnimiz kitle iletisim ve sosyal medya araçlari tarafindan ele geçirildi.

Kafamiz net degil ve yasananlara dair en ufak bir fikrimiz yok.

Bir bilgi bombardiman saganagi altindayiz.

Bu bombardiman bazen bir kitap, bazen bir mecmua ya da gazete veya TV de bir açik oturum, izledigimiz bir dizi ya da çizgi film veyahut takip ettigimiz bir sosyal medya fenomeni yahut ta sapkin bir vaiz olabilmekte.

Savunmasiz, korunmasiz, güvenlik açiklari ile dolu bir zihnimiz var.

Algi yönetimleri ile direnme bir yana, kipirdayamiyor; beynimiz, kalbimiz ve daha ötesi ruhumuzun esir edilerek ele geçirilmesine müdahale edemiyoruz.

Bilgi kaynaklarina yüksek düzeyde erisiyor olusumuz bir yana, üstatlarin beyin firtinalari dolu eserleri, cüzler dolusu okudugumuz Kuranlar, mealler, tefsirler bizi bilinçlendirecegine; tam aksi aciz birakip; zihnimizdeki prangalari her geçen gün agirlastirarak hareket edemez, yürüyemez, düsünemez bir hale getiriyor ve biz tüm bunlarin farkinda dahi degiliz…

***

Hedef alinan kisi veya kitlenin, düsünce, tutum ve tavirlarini degistirmeye, ikna etmeye yönelik tüm iletisim çalismalari “algi” olarak tanimlanir.

Yani telkine açik hale getirilen topluluklari, istenen yöne dogru bir yönlendirme çabasi.

Bu islem halk arasinda “beyin yikama” diye bilinse de, günümüzün en etkili savas silahlarindan biri.

Kökü eskilere, Man kurtlara, Hashasilere uzanmakta.

Nazilerin propaganda bakani Goebbels, Hitler’i büyük yalanlar söylemek ve bunlari sikça tekrar etmenin Nazi devriminin en önemli araci olduguna ikna etmisti ve Naziler bu yöntemi yillarca basari ile kullandi.

Onlar sloganlarin uzun metinlerden daha etkili oldugunu kesfetmisti. Zira bir fikrin en etkili hali, sikistirilmis, rafine hale getirilmis halidir. Ve her slogan bir fikrin, bir düsüncenin özetidir.

O yüzden bilinçaltina hitap eden reklamlar bir algi olusumuna hizmet etmek üzere kurgulanirlar.

Ve aslinda bizim eglence olarak izledigimiz masum çizgi filmler, diziler, sinema filmleri birtakim art niyetli fikirlerin beyinlerimize çok daha hizli zerk edilmesini saglayan birer katalizörlerden ibarettir.

***

Algi Yönetimi, olaylarin zihnimizde oldugu gibi degil, istendigi gibi olusmasinin saglanmasidir.

Bunu yaparken uzun süre kitlelerin gündemine sokulup toplum hedefe alistirilir. Bu bir süre sonra kabul etme etkisi yapmakta, zihinler sorgulamayi ortadan kaldirmaktadir.

Yani sira, konusulmasi istenmeyen konular da unutturulmaya çalisilir. Bellek bir süre sonra olayi zihinden siler. 

Ertesi gün baska olaylar gündemdedir ve bellegimiz olayi unutmustur.

Ve bunu saglayan günümüzde en büyük unsur algidir.

O yüzden günümüz devletleri, siyaset adamlari, ekonomi devleri artik en büyük yatirimi reklam ve anket sirketlerine, halkla iliskilere ve lobi sirketlerine harcamakta.

Kitlelerin, toplumlarin algilari üzerinde oynayarak onlarin hangi olayi nasil görmelerini istiyorlarsa o alanda uzun ve masrafli çalismalar yapmaktalar.

***

Birey ya da toplum unuttugunda kandirilmaya açik hale gelir.

Toplum olarak ortak zaafimiz; unutkan ve duygusal olmamiz. 

Geçmise dair bir bellegimiz yok ve geçmis yasananlari göz ardi ettigimizden ayni hatalari tekrarlayarak ayni sonuçlara gebe kalip ayni seyleri yeniden yasiyoruz.

Toplumlar tefekkür zaafina ugradiginda akli melekelerini kullanmaktan vazgeçip duygularinin hâkimiyeti altina girer.

Içinde bulunulan durumu fark etmek ve düsünerek direnmek mümkünken bunu gerçeklestiremiyor olusumuz aslinda tüm yasadiklarimizin nedeni olsa gerek.

Çok uzun bir süredir zihinsel savaslarla, algi operasyonlari ile zayiflatilip güçsüzlestirilerek terbiye edilmeye çalisiliyoruz.

Ekonomik yaptirimlarla, tarimsal politikalarla, bazen aç birakilip, bazen sopa gösterilerek, bazen sevip bazen kizarak islah etmeye, degisime tabi tutulmaya çalisiliyoruz.

Bu terbiye edis bizleri kimi zaman yoklukla, kimi zaman darbe ve hapis tehditleri ile kimi zaman da etnik çatismalar seklinde gerçeklesiyor.

Bu saldirilarla yaralaniyor, zayifliyor, güçsüz düsüp, bitme noktasina geliyoruz.

Onlarsa bu hengâmede tüm varliklarimizi gasp edip nesillerimizi helak ederek kendi uluslarini insa ediyor.

Ve maalesef bizler artik hayati onlarin deger yargilari ile okuyor, onlar gibi düsünüp, dünyayi onlar kadar ölesiye seviyoruz.

Islam’in bir yönetim biçimi oldugunu kabullenmiyor, egemenligi Allah’a vermiyor, O’nun yeryüzünde hükmetmesini istemiyor, dini sadece ahiret hayatina taalluk eden degerler silsilesi olarak görmek istiyoruz.

Sadece birtakim ritüellerden ibaret bir Islam anlayisini dinin temeline insa ediyor, bögüren buzagi heykellerini sehirlerimizin meydanlarina dikerek, dini ritüellerden ibaret görme arzumuzu her geçen gün siddetle haykiriyoruz.

Artik egemenligi Allah’a vermeyen bir dine inaniyoruz.

Ve bu algi operasyonlarina, bu manipülatif sekülerlesme saldirilarina karsi koyamayip kaybedecek olursak; belki de Islam’in tüm yeryüzünde yok olusuna taniklik eden bir kavim olarak lanetlenmis olacagiz…

Selam ve dua ile…

 

YORUMLAR
Sükrü Özhan
14.2.2021 20:25
Enes hocam eline saglik .Algi son yillarin çok kullanisli bir enstrimantali

YENİ YORUM YAP
güvenlik Kodu
EDİTÖRDEN
Bizimle sosyal ağlarda bağlantı kurun!